Tarih: 29/06/2002 Saat: 22:30
Bir ölüm, başka hayatları nasıl etkiler?...
Bir çocuğun, orta yaşlının ve yaşlının ölümü, yaşayanları hangi düşünce dinamiklerine taşır?...
Bir yaşlı ölürken, onun hayattaki tüm bedensel ve ruhsal tüm etkileri sağlamış olduğu düşünülür...
Onun ölümü, çok yoğun kayıp duyguları yaşatmaz... insana dair tüm duygular onun kişiliğinde artık son anlamını bulmuştur; ölüme hazırdır bu anlamda....
Bir orta yaşlının ölümü, etkileşim içinde olduğu olaylara göre değerlendirilir...
Başlangıçlar onun için eskilerde kalkmışsa ve yetişkin olmayan çocukları yoksa, tıpkı bir yaşlının ölümü kadar olağandır onun taşınması yeryüzünden...
Ancak, henüz bakıma ve ilgiye muhtaç çocuklar varsa geride, çok büyük farklılıklar çıkar ortaya...
Yetim-öksüz ölçüleriyle değerlenir çocuklar... eşler, dulluğun acımasız yalnızlığını yaşarlar...
En çok yıpranan ve gelecekteki yaşamları onarılmayacak arızalara uğrayacak olan çocuklardır...
Kişilik oluşumlarında eksik kalan belirteçler bulunacak ve onlar, birlikte oldukları diğer insanlar için de farklı sorunların temel nedenleri olmaktan kurtulamayacaklardır...
Onlar, onların eşleri, onların çocukları ve daha bir çok "çevre insanı" bu karmaşık etkileşimle "yeni çizgi"in yocuları olacaklardır...
Bir çocuğun ölümü ile bir yaşlının ölümü arasındaki en büyük benzerlik,duyulan acının yaklaşık aynı oranlarda olmasıdır...
Ancak çocuk, ölümüyle, olabilecek bütün bedensel ve ruhsal etkileşimleri sağlamamıştır... hayat serüvenine"katkı" yapacak kadar uzun kalamamıştır hayatta...
Yer ve adem ile Havva yaratıldığından beri, insan insandan üremektedir...
Ve her şey "ölüm sarmalı"na uygun bir şekilde süregitmektedir...
Ölüm, doğum gibi, hayatın uygulama araçlarından biridir...
Selam ve sevgiyle
Yaşlı Bilge
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder