Tarih: 05/05/2002 Saat: 12:59
Size sormadılar,"doğmak ister misiniz?", diye...
Sorulamazdı... çünkü; varlık bilinciniz yoktu...
O olmayınca, karşı da bir muhatap bulunmayınca, önce o muhatabı oluşturmak gerekti...
Siz oluşmaya başladınız annelerinizin içinde... Sâhip olacağınız şekille birlikte, varlık bilincinizin altyapısı hazırlandı...
Siz, annenize ve babanıza asla bilemeyeceğiniz yüklerle ortalama dokuz aylık duygular yaşattınız...
Nihâyet, annenizin yeni üretilmiş bebeği, onun bedenini parçalayarak dünyaya geldi...
Beklerken babanızın ruhu parçalanıyordu... siz habersizdiniz...
Size sormadılar, "nasıl yaşamak istersiniz?", diye...
Sorulamazdı... çünkü; farkları bilebilecek kadar bilgi sâhibi değildiniz... tercih yapamazdınız...
Madde ile madde olmayanların ne kadar karmaşık olduğunu, sizden önce doğanlar bile hâlâ öğrenememişlerdi...
Ama okullarda ve hayatın içinde birçok öğretmeniniz olacaktı... deneyimleri tanımadan, "öğütleri" duyacaktınız..
Ancak siz, yaparak öğrenmeye devam edecektiniz...
Bu dönemlerde duyguları öğrenecektiniz...
Ya da duyguların nasıl tasnif edildiğini öğreteceklerdi size insanlar... sevinmeyi, üzülmeyi, mutluluğu, hüznü...
Bu denemeyi okurken bilebildiğiniz tüm duyguları yaşayacaktınız...
Her insanın yaşadıklarını, yaşayarak öğrenecektiniz...
Sonra siz, size öğretilen her şey ile birlikte "var olacaktınız"...
Size sorulması gereken soruları bekleyecektiniz... soracaktınız... cevaplara doymayacaktınız...
Bildiğiniz birçok şeyin içinde, bilmediğiniz o kadar çok şey vardı ki...
Bilmediklerinizin içinde ne kadar sonsuzluk olduğunu siz varsayamazdınız...
Şimdi şu sorumu cevaplayınızz: "Şu anda bu kadar çok şey biliyorken, size doğmadan önce, hiçbir şey bilmiyorken sorulmasını istediğiniz soruya nasıl yanıt verirdiniz?"...
Sonra şu sorumu düşününüz: "Nasıl yaşamak istersiniz, diye sorulsaydı, tüm iyi ve kötü yönlerini bilebilecek miydiniz yaşamak istediğiniz standartların?...
Size, "Nasıl ölmek istersiniz",diye sorulmayacak da...
"Doğum gününüz kutlu olsun"... tüm bugün doğan insanlar.
Selam ve sevgiyle
Yaşlı Bilge
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder